Filler

FILLER

Cilt gençleştirme ve hacim artırma için onaylanmış güvenilir bir yöntem, dolgu maddelerinin cilde enjekte edilmesidir.

İnsan yüzünün ana yapısı, cilt, yağ, kas ve kemik olmak üzere dört ana bölümden oluşur. Yaş ilerledikçe, yaklaşık olarak yirmi beş yaşından itibaren, ciltteki kollajen ve elastin protein üretimi azalmaya başlar. Bu durum cildin elastikiyetini kaybetmesine ve kas ile yağ dokusunun hacminin azalmasına neden olur. Sonuç olarak, yaşlanma belirtileri ve kırışıklıklar daha belirgin hale gelir.

Kollajen kaybı konusunda uzmanlar farklı görüşlere sahip olsalar da genellikle yaşlanmanın 25 yaş civarında başladığı kabul edilir. Bu yaşa geldiğinizde, ciltteki kollajen ve elastin seviyesi yılda yaklaşık %2 azalır, bu da cildin kollajen üretimini neredeyse tamamen durdurduğu anlamına gelir. Bu yaşın üzerinde, dolgu maddeleri cildin güzellik ve gençlik korumasına yardımcı olabilir. Ancak FDA (Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi), cilt dolgu maddelerini kullanma yaşının 21 yaşından büyük yetişkinler için olduğunu belirtmek önemlidir (belirli sağlık sorunlarına sahip kişiler dışında).

Dolgu maddeleri, kaybedilen doku ve cilt hacmini geri kazanmak veya genetik olarak hacmi eksik bölgelerde oluşturmak amacıyla kullanılır. Örneğin, dudaklar veya elmacık kemikleri gibi bölgelerin düzeltilmesine veya yaraların ve akne izlerinin giderilmesine yardımcı olurlar. Sonuç olarak, yüz daha güzel ve çekici bir görünüm kazanır.

Dolgunun kullanımını, yüzün güzelliğini arttırmada ve gençliği korumadaki rolünü anlattıktan sonra dolgu malzemelerinin doğasını ve dolgu çeşitlerini inceleyeceğiz.

-Dayanıklılık açısından dolgu çeşitleri:

1. Kısa vadeli – Birkaç ay boyunca etkili
2. Orta vadeli – Bir yıl boyunca etkili
3. Uzun vadeli – Birkaç yıl boyunca etkili

Bazı dolgu maddeleri kalıcı olarak adlandırılabilir, ancak dolgu farklı türlerinin hiçbirinin kalıcı bir etkici yoktur ve fakat uzun vadeli etkileri vardir ve elbette dolguların kalıcı olmaması da olumlu noktalardan biridir, çünkü ciltte kalıcı değişiklikler yapmadan önce gelecekteki değişiklikleri düşünmek önemlidir ve kalici maddeler vücutta olumsuz sonuçlara yol açabilir.

Dolgu maddelerinin türleri, yapıldıkları malzemelere ve kullanım amaçlarına göre çeşitlilik gösterir.

1. Hyaluronic Acid (HA) Dolgu Maddeleri

Hyaluronik asit dolgu maddesi, doğal olarak vücutta bulunan kaygan ve yapışkan bir madde olup, vücutta doğal olarak üretilir. Eğer yüzünüzdeki çizgi ve kırışıklıkları azaltmak istiyorsanız, hyaluronik asit iyi bir seçenektir çünkü bu madde vücutta her canlı organizmada bulunur. İnsan vücudunda, bu madde cildin hücrelerine gerekli besinleri ve nemlendiriciyi taşıyan bir ağ görevi görür. Hyaluronik asit, cildin doğal nemini artırmak ve cildi gençleştirmek için kullanılır. Hyaluronik asit dolgu maddesi, şeffaf bir maddedir ve cilt dolgu maddelerinin hazır enjeksiyon iğneleri olarak bulunur ve her bir türü belirli bir bölgeye enjekte edilir. Örneğin, göz altı bölgelerine hacim eklemek için kullanılan hyaluronik asit dolgu maddesi, dudaklara hacim eklemek için kullanılan hyaluronik asit dolgu maddesinden farklıdır. Hyaluronik asit dolgu maddesinin kesin kullanımları aşağıdaki gibidir:

– Akne izleri ve sivilce lekelerinin tedavisi
– Elmacık kemiği düzeltilmesi
– Göz çevresindeki kazayağı ve kırışıklıkların giderilmesi
– Gülümseme çizgileri ve nazolabial çizgilerin düzeltilmesi
– Kaş arası çizgiler ve kaşlar arasındaki kırışıklıkların düzeltilmesi
– Marionet çizgileri olarak bilinen ağız köşelerindeki çizgilerin giderilmesi
– Dudak sınırlarının ve sigara çizgilerinin düzeltilmesi
– Endişe çizgileri olarak adlandırılan alın üzerindeki çizgilerin giderilmesi

Hyaluronik asit dolgu maddesinin enjekte edilmesi, deneyimli bir doktor tarafından yapılırsa çok fazla yan etkiye neden olmaz ve olası yan etkiler oluşursa, dolgu maddesini ortadan kaldırmak için bir enzim olan “hyaluronidase” kullanılabilir. Hyaluronik asit dolgu maddeleri hayvan kökenli değildir.Bu tür dolgu maddelerinin mukavemetleri genellikle altı ile oniki ay arasında değişmektedir ve bu süre sonunda yeniden enjeksiyon gerekebilir.

2. Kalsiyum Hidroksiapatit (CaHA) Dolgu Maddeleri

Kalsiyum hidroksiapatit, çok küçük ve mikroskobik malzemelerden oluşan enjekte edilebilir dolgu maddelerinin türlerinden biridir ve bu madde, cilt dolgu maddelerinin hepsinden daha fazla bağlılık sağlar. Bu nedenle, bu tür dolgu maddelerinin etkisi daha uzun sürer ve bazen hyaluronik asit gibi diğer dolgu maddeleri ile birlikte kullanılabilir. Bu dolgu maddesi, vücudumuzdaki kemiklerde doğal olarak bulunan bir tür mineral madde olan hidroksiapatitten türetilir ve cilt dolgu maddeleri arasında en yoğun olanlardan biridir. Kalsiyum hidroksiapatit, doğal kollajen üretimini uyarır ve genellikle orta ila derin kırışıklıkların ve çizgilerin giderilmesi için kullanılır. FDA tarafından onaylanmıştır. Bu tür bir dolgu maddesinin dayanma süresi genellikle bir yıl veya daha uzundur.

Lütfen unutmayın ki herhangi bir tıbbi prose veya cilt tedavisi için profesyonel bir doktordan tavsiye almanız önemlidir.

3- Polimetil Metakrilat (PMMA) Dolgu Maddeleri

PMMA, büyük tanecikli ve neredeyse kalıcı olan dolgu maddelerinin türlerinden biridir ve enjeksiyondan sonraki beş yıl boyunca etkili kalabilir. Bu tür bir yapay madde doğal bir uyum sağlar. PMMA, sadece ciltteki boş çizgileri doldurmakla kalmaz, aynı zamanda enjekte edilen bölgede kollajen üretimini teşvik edebilir. Bu dolgunun dezavantajlarından biri, hacmi artırmak için büyük miktarlarda dolgu gerektirmesi ve etkilerinin görünmesi için üç ay kadar sürebilmesi ve enjeksiyondan sonra cilt altında küçük bir top gibi görünebilme olasılığının olmasıdır.

Bu maddenin uzun vadeli etkisi göz önüne alındığında, doktorlar PMMA’yı yüzün farklı bölgelerini tedavi etmek için tercih etmezler. PMMA dolguları, kısa vadeli dolgu maddelerine göre daha fazla yan etkiye sahiptir ve enjekte edilen bölgede morarma ve enfeksiyon riski olabilir.

4- Polaktik Asit (PLLA) Dolgu Maddeleri

PLLA, PMMA gibi yapay ve doğa dostu bir madde olup biyolojik olarak parçalanabilir. Bu tür dolgular, yüzden kaybedilen yağı yerine koymak için cilde enjekte edilir. Polaktik asit kollajen üreten bir maddedir ve vücudu enjeksiyon yapılan bölgede kendi kollajenini üretmeye teşvik eder. Bu tür bir dolgu, kırışıklıkların ve çizgilerin tedavisinde etkilidir, özellikle gülme çizgileri, hüzün çizgileri ve dudak hacmi artırma gibi yarı alt yüz bölgelerinde kullanılır. PLLA enjeksiyonu aylık olarak üç veya dört seans boyunca yapılır ve genellikle enjeksiyon bölgesindeki kollajen üretimini uyararak cilt yüzeyinin pürüzsüzleşmesine yardimci olur.

Sonuçları sürdürebilmek için bu tür dolgu enjeksiyonlarının bir ay arayla tekrarlanması gerekebilir. Bu dolgu maddesinin yarı kalıcı ve kaç yıllık bir etkisi vardır ve dolgunun kendisi enjeksiyondan birkaç gün sonra erir ancak etkisi devam eder.

5- Polyalkylimide Dolgu Maddeleri

Polyalkylimide, genellikle plastik cerrahlar tarafından derin kırışıklıkları düzelten, burun düzelten, elmacık kemiklerini belirginleştiren ve yaşlanma nedeniyle kaybolan hacmi geri kazandıran yarı kalıcı ve kollajen üreten dolgu maddelerinden biridir. Bu tür bir dolgu, insan vücudu ile minimal bir reaksiyon gösterir ve biyolojik olarak uyumlu kabul edilir, bu nedenle hassasiyet testine ihtiyaç duyulmaz. Polyalkylimide enjekte edildikten sonra, çevresindeki alanda kollajen üreterek kendisini tamamen bir kollajen tabakası ile çevreler. Bu dolgu maddesi ile hedefe ulaşmak için büyük miktarlarda ürün kullanmak ve enjekte etmek gerekebilir.

6- Yağ Hücreleri

Bu yöntem, genellikle vücut yağlarının liposuction veya diğer tekniklerle alınıp vücudun farklı bölgelerine ve yüzüne enjekte edildiği daha az invaziv bir yöntemdir. Bu yöntem uyuşturucu gerektirir, yağ alınan ve yağ transferi yapılan bölgede enfeksiyon oluşabilir ve iyileşme süresi uzun olmasina rağmen ancak en güvenli yöntemlerden biridir. Çünkü enjekte edilen madde hastanın kendi vücudundan ekstrakte edilir ve bu da dolgu maddelerine olan hassasiyeti önemli ölçüde azaltır.

Dolgu Maddeleri Kimlere Uygun Değil?

Dolgu maddeleriyle vücuda hacim eklemek, genellikle düşük riskli ve az invaziv bir yöntem olarak kabul edilse de, yine de bu işlem için uygun olmayan kişiler vardır. Sinir ve kas hastalıkları, kanama bozuklukları, hücresel büyüme ve çoğalma bozukluklarına yol açan hastalıklar ve kimyasal maddelere aşırı hassasiyet gibi özel sağlık sorunlarına sahip olanlar sadece ilgili doktorun onayı ile dolgu maddesi kullanmalıdır. Ayrıca hamile olan veya emziren kişiler kesinlikle herhangi bir dolgu tedavisi yöntemini kullanmamalıdır.
Genel olarak, özel sağlık sorunları olmayan ve deri tedavisi için kimyasal maddeleri kullanmayan sağlıklı bireyler, yüz ve vücutta dolgu kullanımı için en iyi adaylardır